Miyelom hastası ya da yakınıysanız miyelomun evrelerini
biliyorsunuzdur. Yaptığım araştırmalarda, Türkçe kaynaklarda, ülkemizdeki sessiz
ve/veya asemptomatik miyelom hastalarıyla ilgili pek bir şeye rastlamadım.
Canım memleketimde MM bile çok geç teşhis edilebildiğine göre sessiz evrede
teşhis edilebilen pek hasta yok sanırım…
Yabancı
kaynaklardaysa oldukça fazla sayıda bu tip hastanın olduğunu gördüm. En
önemlisi de bu hastaların, bir şekilde Multiple Myeloma hastasına dönüşmeden,
uzun yıllardır yaşıyor olmaları! Elbette
oturup MM hastası olacakları günü beklememiş bu bahsettiğim insanlar! Oysa bir
çok kaynakta bu kaçınılmaz bir son olarak gösteriliyor. Hatta doktorları
tarafından yüksek doz kemoterapi alması ve kök hücre nakli yaptırması tavsiye
edilip bunu kabul etmemiş ve alternatif tedavilerle, 10-16 yıldır bu evrede
yaşayan insanlar var (benim rastladığım en uzun süre bu ve bu kişi şimdilerde 73
yaşında, sorunsuz yaşıyor!). Muhteşem!
Demek ki bu hastalık mutlaka ilerleyecek diye bir şey yok!
Aksine, geçen sürenin kendilerini MM’dan uzaklaştırdığı söyleniyor. Bence bunun adı “kür”dür!
Ve bence bu tüm Multiple Myeloma hastaları için de umut var demektir! Kök hücre
nakli sonrası uzun yıllardır yaşayan insanlar ülkemizde de mevcut. Geçenlerde
bir yerde 10 yılı bu şekilde deviren hastalara artık belki de tedavi olmuş
gözüyle bakmamız gerektiği okudum.
Sessiz miyeloma hastası ve uzun yıllardır bu şekilde kalmayı başarmış
insanların denedikleri, ortak alternatif tedavi ajanlarından biri “curcumin”
yani zerdeçal! Ancak anladığım kadarıyla yemeklere, salataya filan zerdeçal
eklemenin pek de yeterli değil. %95 curcumin maddesi içeren, 500 mg’lık
tabletler var. Genelde hastaların önerdikleri miktar 1,5 gr-12 gr arasında
değişiyor. Kanser üzerinde etkili olabilmesi için en az 4 gr alınması, en etkili dozun ise 8 gr olduğunu savunanlar da var. Bahsettiğim hastaların bir çoğu, kan değerlerine göre, dozu ve
markayı deneme-yanılma yöntemiyle, kendi üzerlerinde test ederek belirlemişler.
Bazılarına doktorları da yardımcı olmuş.
Ülkemizde yazık ki böyle bir tedavi
protokolünün deneyiminde hastasının yanında olabilecek kadar cesur ve ilgili
hekim bulmak biraz zor gibi. Doktorlarımız klasik ve alternatifçi diye
ikiye ayrılıyor neredeyse. Böyle bir tedaviyi değil deneyimlemek bundan (klasikçi)
doktorunuza bahsetmek bile cesaret isteyebilir. Bağnazlık her ne konuda olursa
olsun kötü! Ancak çok sevindirici olarak, bana göre, ülkemizin bu konuda otoriteleri olan
doktorlarımız bile artık, (doz önermemekle birlikte) “curcumin”e yeşil ışık
yakmaktalar.
Hemen hiçbir yan etkisi olmayan curcuminin, aksine
kemoterapinin mide bulantısı, iştahsızlık, nöropati gibi yan etkilerini
yatıştırmak konusunda da başarılı olduğu söyleniyor. Ancak safra kesesinde taş
olanlar ve kan sulandırıcı kullananlar çok dikkat olmalılar. Safra taşı oluşumunu engelleyen curcumin, mevcut taşlarıysa aktive ederek bir tıkanıklık yaşanmasına neden olabilir. Kan sulandırıcı özelliği ise hali hazırda bu tip ilaçlar kullanan ve trombosit düşüklüğü yaşayan hastalardaki kanama riskini arttırabilir. Bu bakımdan her halükarda curcumin
kullanımında doktorunuzla işbirliği yapmanız önemli. Unutmadan, bazı kişilerde hafif diareye de neden olabiliyormuş. Hgb düşüklüğü, döküntü gibi alerjik reaksiyonlar gösterdiğini deneyimleyen bir kaç kişinin yorumuna da rastladım.
Curcuminin
sadece myeloma değil, daha bir çok kanserin (kolon, prostat, mide, pankreas vb)
tedavisinde etkili olduğu söyleniyor. Bunun dışında antiinflamatuar etkisiyle ve
bağışıklık sistemini güçlendirme özelliğiyle iltihaplı romatizma, diabetik yaralar, safra
bozuklukları, öksürük, Alzheimer, karaciğer bozuklukları gibi bir çok
hastalıkta da tedaviye yardımcı olabileceği düşünülüyor.
Curcuminin hafif yağlı ve sıcak (çorba gibi) besinlerle birlikte alınması kullanan kişilerin önerileri arasında. En çok tavsiye edilen formu ise Curcumin C3 kompleksi.
Curcuminin hafif yağlı ve sıcak (çorba gibi) besinlerle birlikte alınması kullanan kişilerin önerileri arasında. En çok tavsiye edilen formu ise Curcumin C3 kompleksi.
merhaba . blogu şuan keşfettım. elınıze yuregınıze saglık. öncelıkle cok cok geçmıs olsun..annem de mm hastası. aralık 2014 de teshıs kondu. 3 kur VAD ve sonrası şımdı velcade alıyor. antalya dayız. gıtım arastırma hastanesınde. sızınle hastalıkla ılgılı ıletısıme gecebılırmıyız. bılgı ve tecrubelerımızı konusuruz. lutfen.. ısmım tuğba. tugba_au@hotmail.com. tel no: 505 852 63 34.. sağlıcaklı kalın
YanıtlaSilZerdecal ile ilgili birsey daha eklemek isterim ben sabahlari ac karnina kefir uzerine karabiber ile karistirip iciyorum. Karabiber zerdecalin etkisini ciddi oranda arttiriyormus.nacizane paylasmak istedim. Selamlar
YanıtlaSilÇok doğru, katkınız için çok teşekkürle, sevgiler :)
Sil